 Ömür Gedik
 Uğur Vardan
|
21.07.2010 00:07
SİYAD tartışması büyüyorKültigin Kağan Akbulut
Hürriyet Kelebek yazarı SİYAD üyesi Ömür Gedik’in Jennifer Lopez’in The Back-Up Plan (B Planı) filmini protesto yazısı üzerine SİYAD üyesi Uğur Vardan’ın Radikal gazetesinde yazdığı “karşı yazısıyla” başlayan tartışma büyüyor. Ömür Gedik hatırlanacağı üzere, Jennifer Lopez’in Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne “insan hakları ihlali” olduğu gerekçesiyle katılmaktan vazgeçmesi üzerine, “Lopez’i protesto edelim” başlıklı bir yazı yazmıştı. Daha sonra Lopez’in özür dilemesi üzerine, Ömür Gedik protesto’dan vazgeçip filme gitmiş ve hakkında Hürriyet Keyif ekinde eleştiri yazısını yazmıştı. Uğur Vardan da geçtiğimiz Cuma günü Radikal gazetesinde, Ömür Gedik’le aynı dernek çatısı altında bulunmak istemediğini yazmıştı. Tartışmayı bir anlamda başlatan Engin Ertan ve tartışmaya katılan Zeynep Tül Akbal Sualp dışında birçok SİYAD üyesi de bu konuda görüşlerini belirtmişti.
Ömür Gedik, bugünkü Kelebek ekindeki köşesinde daha önce Medyatava sitesine yaptığı açıklamayı koydu. Kendisine haksızlık yapıldığını söyleyen Ömür Gedik, “Bu konu üzerine kurulu yazımda militarist değil milliyetçi ve insancıl bir yaklaşımda bulundum. Ülkemi çok seviyorum, masum insanların ölmesini istemiyorum, huzurun sağlanmasına karşı oynanan oyunların karşısındayım. Bu tavrımdan da satır aralarından mana çıkarmak için olağanüstü çaba harcayan Uğur Vardan ya da başkaları istedi diye ödün verecek değilim.
Kendisi SİYAD’da henüz askere gitmeyen arkadaşlarımız olduğunu söylemiş ve benim onların yerine de askere gitmemi önermiş. Gerekirse giderim Uğur, hem de büyük bir gururla” cevabını vermişti. Yazısında SİYAD yönetimine bir not da ekleyen Gedik, “Benimle aynı görüşü paylaşmadığı için değil, SİYAD gibi değerli bir derneğin adını alakasız bir konuya, anlam veremediğim kişisel öfkesine malzeme ettiği ve derneğin adına zarar verdiği için Uğur Vardan’ın SİYAD’dan çıkarılmasını talep ediyorum.” diyerek karşı atağa geçti.
Tartışmaya bir yorum da SİYAD’ın muhafazakâr görüşlü üyelerinden Rasih Yılmaz’dan geldi. Yazısına Cüneyt Cebenoyan’ın, Onat Kutlar’la beraber öldürülen ablası Yasemin Cebanoyan hakkındaki yazısındaki “PKK ile arasına mesafe koymayan siyaset ve kültür insanlarının bu cinayetlerin ağırlığını taşımasını isterdim” alıntısıyla başlayan Rasih Yılmaz, “Belki Ömür Gedik, Türkiye’deki terör olgusu hakkında çok fazla bir alt yapıya sahip olmadan tamamen içgüdüleriyle bir yazı kaleme almıştı. Elbette serinkanlılık kalem tutan bir elin en önemli düsturu olmalıydı. Ama, ‘benim gibi düşünmeyen kahrolsun’ mantığının ‘militarist yaklaşımın papatyalı versiyonu’ olduğunu düşünmüyor muydu Vardan?” diyerek Vardan’ın “Bilinçaltında yer alan fikirsel faşizmi dışarı vurduğunu” söyledi. Rasih Yılmaz,” “Sevgili Vardan, sinema eleştirmenleri de bu ülkenin kalem tutan özgür bilincinin ortak diline sahiptir. Bu yüzden ülke sorunlarıyla ilgili fikrini söyleme ve savunma hakkı da sonuna kadar vardır. Yeter ki kimi sinema yazarları, fikrini her ne şekilde söylerse söylesin diğer sinema yazarlarını yok etme içgüdüsü yerine saygı duymayı bilsin! Diyerek Uğur Vardan’a eleştiride bulundu. Rasih Yılmaz aynı zamanda Uğur Vardan’ın SİYAD çatısı altında beraber bulunmak istemeyeceği üzerine, SİYAD yönetimine istifa etmeye hazır olacağını bildirdi.
Tartışmaya bir de Tersninja.com adlı bloğun kurucusu SİYAD üyesi Ege Görgün katıldı. Fikir özgürlüğüne önem verdiğini ve herkesin düşünceye saygı adabında hareket etmesi gerektiğini söyleyerek yazısına başlayan Ege Görgün, “Ama kapitalist anlayışın tüm ideolojileri, tüm inanç sistemlerini, hatta bir zamanlar gerçekten salt iyilikle özdeşleşen tüm insani değerleri ve eylemleri tüketilecek ve üstünden kazanç elde edilecek metâlar haline getirdiği bir dünyada yaşıyoruz artık. Bu dünyada hiçbir şey göründüğü gibi değil. Her şeyin en az iki yüzü var. Sistem olaylardan eylemlere, kişilerden kurumlara, iyilikten kötülüğe her şeyi öğütecek ya da manipüle edecek güçte. Misal bu dünyada, terör artık yalnızca teröristlere değil, teröristlerin uğruna savaştıklarına inandıkları şeyleri temsil edenlere de hizmet edebiliyor. Çünkü zaman içinde sistem bu terörden nemalanan, giderek büyüyüp güçlenen bir klik yaratmayı başarıyor karşı tarafta da.” diyerek devam etti. Rasih Yılmaz’ın yazısına Cüneyt Cebenoyan’dan alıntı yapmasını “delikanlıca” bulmadığını söyleyen Ege Görgün, “Terörden kişisel olarak yara almış birinin satırlarını kendi siyasi argümanını desteklemek için kullanması en amiyane tavırla “delikanlıca” değil bence. Üstelik Cüneyt Cebenoyan bu tartışmadaki konumunu açıkça belli etmişken.” sözlerine yer verdi.
“O düşünceler zararlı sonuçlar doğurmaya başladığında. O düşünceler bir menfaatin, bir cemaatin hizmetine sunulduğunda… Ben düşünceleriyle davranışları tutarlı olmayanların da saygıyı çok hak ettiğine inanmıyorum. Bir gün öyle, bir gün böyle düşünenlerin… İki Yüzlülük, çifte standart düşünce özgürlüğünün suistimal araçlarıdır.” sözlerine yer veren Görgün, tartışmayı sadece Ömür Gedik’in yazısı üzerinden görmemek gerektiğini, “Ömür Gedik gibi bir yazar prototipinin medyada hâkim tip halini alması üzerinden…” tartışmak gerektiğini açıkladı. “Tecrübeli bir basın çalışanı olarak bu prototipin, adaletsiz bir rekabet ortamı doğurduğunu, emeği ve kaliteyi değersiz kıldığını iyi biliyorum çünkü. Daha geniş ölçekli zarar raporunda ise toplumun kültürel yozlaşması, bilginin yüzeyselleşmesi ve magazinleşmesi var.” diyen Görgün, 13 temmuz tarihli köşesinde Lopez’i protesto edelim diyen Ömür Gedik’in 18 temmuz tarihli Hürriyet Keyif ekinde savaş karşıtı Sıradan İnsanlar filmi yerine, Lopez’in filmine iki sayfa ayırmasını eleştirdi.
Tersninja.com bloğunda yapılan “Ömür Gedik askere gidecekmiş. Kendisine hangi rütbe/görev yakışır?” oylamasına da % 37 oranında “sınır ötesi görevce yollansın ve orada unutulsun,” şıkkı ağır bastı. Tersninja okurları % 18 oranında da, “askerlik zamanı gelmiş bir sinema yazarının sırasını alsın, artık neresi çıkarsa bahtına” dedi. « Önceki Haberi Oku | Sonraki Haberi Oku »
|